Ben içimi yazarak döküyorum, yazınca rahatlıyorum. Satırlarda son bulduruyorum dertlerimi. Yazmak
çok güzel, keşke her insan bir şeyler yazsa, bir kitap okusa. Işte
bu bloggerı da sevdiğim kıza armağan edicem. sürekli yazıcam hep
yazıcam onun haberi olmayacak ama ben yazıcam, eğer o yanımda
olsaydı zaten yazmazdım, belki yazardım mutluluğumuzu yazardım
bu seferde, ne güzel olurdu dimi. Ama benimle olmak istemiyor
kendinden soğutma çabalarında hep, ama ben onunla mutlu olmak
istiyorum. Bana inanmıyor, güvenmiyor ama ne yapalım varsın
inanmasın bir gün belki hata yaptığını anlar gözünün
önündeki fırsatları kaçırdığını anlarda dizi ni döver. Ben
akıl payı olurum ona sonra belki benim sayemde daha mutlu olur ben
ise onun mutlu olduğunu gördükçe kafayı yerim, zaten delirmek
üzereyim. Bir gün severmi sizce beni, gelirde ellerimden tutarmı.
Tutsa ne iyi olur dimi. Kurduğum bir hayalde çok mutluyduk ben
bilgisayarda oldukça kendimi geliştirmiştim, evimiz vardı bahçesi
vardı bahçenin içinde her renk çiçek vardı bu çiçekleri eve
taşındığımızda onunla birlikte dikmiştik, ağaçlar vardı
meyve ağaçları ıhlamur ağaçları ilkbahar geldimi her yer güzel
kokardı aynı o gibiydi bahçenin kokusuda onun kokusunda da ormanın
tüm doğal kokuları var gibiydi sanki. Evimiz dubleksti 2. kattan
dönen bir merdivenle balkondan bahçeye inen bir merdiven vardı.
Dünyanın tüm kötülüklerinden arındırılmış bir bahçeydi
orası, akşamüstü çaylarını hep orada içerdik bakmaya
doyamazdım ona o bahçenin içinde. Işte hayallerde her şey
yolundadır bu yüzden severim hayalleri. Gülüşünden kırmızı
laleler açacak ve şimdi bu baharda antalyanın bütün lalerini
katletmek isteyen bir yürek düşünün. Aralarına çöküp bütün
çıklıklarını dökerek laleri yolan öldüren.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder